top of page

Şiddet Gören Kadınlar İçin Hukuki Haklar ve Başvuru Yolları

  • Yazarın fotoğrafı: Tuğçe Dağ
    Tuğçe Dağ
  • 25 Mar
  • 3 dakikada okunur


Kadına yönelik şiddet, yalnızca bireysel değil toplumsal bir sorundur. Fiziksel ya da psikolojik olarak bir kadına yönelen her türlü şiddet, hem insan hakları ihlalidir hem de Türk hukuk sisteminde ciddi yaptırımlarla karşılık bulur.



Kadına Yönelik Şiddet Nedir?

Kadına karşı şiddet, yalnızca fiziksel şiddetle sınırlı değildir. Türk hukukunda ve uluslararası belgelerde kadına yönelik şiddet; fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik olmak üzere dört ana başlıkta tanımlanır.

  • Fiziksel Şiddet: Vurma, itme, yaralama gibi bedene yönelik saldırılar.

  • Psikolojik Şiddet: Hakaret, aşağılama, tehdit, yalnızlaştırma gibi ruhsal zarar oluşturan davranışlar.

  • Cinsel Şiddet: Kadının rızası dışında cinsel ilişkiye zorlanması ya da cinsel amaçlı davranışlara maruz bırakılması.

  • Ekonomik Şiddet: Kadının parasal kaynaklarının elinden alınması, çalışmasının engellenmesi, harcamalarının kısıtlanması.


Şiddet Mağduru Kadın İlk Olarak Nereye Başvurabilir?

Şiddet gören ya da tehdit altında olan bir kadın için ilk adım güvende olmak ve yasal süreci başlatmaktır. Türkiye'de kadınların başvurabileceği çeşitli mekanizmalar mevcuttur:

  • Polis ve Jandarma: En yakın kolluk kuvvetine başvurularak anında koruma talep edilebilir.

  • Cumhuriyet Savcılığı: Doğrudan savcılığa gidilerek suç duyurusunda bulunulabilir.

  • Aile Mahkemesi: 6284 sayılı Kanun kapsamında koruma tedbiri talep edilebilir.

  • ŞÖNİM (Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi): Psikolojik, sosyal ve hukuki destek sağlar.

  • ALO 183 Sosyal Destek Hattı: 7/24 hizmet veren, acil destek hattıdır.

  • Baroların Kadın Hakları Merkezleri: Hukuki yardım ve avukat desteği alınabilir.


6284 Sayılı Kanun Kapsamında Koruma Tedbirleri 

"Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun", şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadınlara hızlı ve etkili bir şekilde koruma sağlamak için özel olarak düzenlenmiştir. Bu kanun kapsamında, şiddet mağdurunun korunması amacıyla çeşitli önleyici ve koruyucu tedbirler alınabilir.

Verilebilecek bazı koruma tedbirleri şunlardır:

  • Şiddet uygulayan kişinin ortak konuttan uzaklaştırılması

  • Kadınla iletişime geçmesinin ve yaklaşmasının yasaklanması

  • Adresin gizlenmesi veya mağdurun başka bir yere yerleştirilmesi

  • Failin silah taşıma ruhsatının iptali veya silahına el konulması

  • Gerekirse geçici maddi yardım, psikolojik ve sosyal destek sağlanması

Bu tedbirler için şiddetin ispatı aranmaz, başvuru sahibinin beyanı esas alınır. 6284 sayılı Kanun’un en önemli özelliklerinden biri de budur:Kadının beyanı, tedbir kararı verilmesi için yeterlidir.

Bu noktada sıkça karıştırılan bir hususu netleştirmek gerekir:

📌 Koruma tedbiri isteminde kadın beyanı tek başına yeterlidir. Ancak ceza yargılamasında, mahkeme beyanın güvenilirliğini değerlendirir.

🔍 Beyanın Yeterliliği Ceza Hukuku ile Nasıl Farklılaşır?

  • 6284 sayılı Kanun bakımından:Kadın, kolluk kuvvetine ya da mahkemeye başvurduğunda, herhangi bir belge ya da delil sunmadan yalnızca beyanıyla koruma kararı alabilir. Bu, önleyici ve koruyucu bir adımdır.

  • Ceza soruşturması ve davası bakımından:Kadın beyanı tek başına yeterli olabilir; ancak bu beyanın tutarlı, doğal ve hayatın olağan akışına uygun olması gerekir. Mahkeme, beyanın inandırıcılığını değerlendirerek karar verir.Yargıtay bu konuda şöyle der:

“Mağdurun, olayın oluş şekline dair istikrarlı ve olağan anlatımları, başka delil bulunmasa dahi mahkumiyet için yeterli olabilir.”(Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 2018/9716 E., 2020/4856 K.)

Bu çerçevede, kadınların yasal süreçte daha güçlü olabilmeleri için beyanlarını çekinmeden sunmaları, sürecin ilk ve en kritik adımıdır. Koruma kararları hızlıca alınarak, mağdurun güvenliği sağlanır.


Ceza Hukuku Kapsamında Şiddet Suçları

Kadına yönelik şiddet aynı zamanda ceza hukuku açısından suç teşkil eder. Türk Ceza Kanunu kapsamında şiddete dair başlıca suçlar şunlardır:

  • Kasten Yaralama (TCK m.86)

  • Tehdit (TCK m.106)

  • Hakaret (TCK m.125)

  • Cinsel Saldırı (TCK m.102)

  • Cinsel Taciz (TCK m.105)

  • Zorlama veya Özgürlüğü Kısıtlama (TCK m.109)

Şiddet mağduru kadın, kolluk kuvvetlerine veya savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. Bu başvuru üzerine savcılık soruşturma başlatır, deliller toplanır ve fail hakkında kamu davası açılabilir. Davanın açılması için mağdurun şikâyeti yeterlidir.


Delil Toplama Süreci Nasıl Olur?

Kadınlar şiddet gördüklerinde çoğu zaman delil toplamakta zorlanır. Ancak Türk yargısı, özellikle şiddet olaylarında mağdur beyanına büyük önem verir. Bununla birlikte deliller, davanın güçlenmesini sağlar.

  • Doktor raporu (darptan sonra hastaneye gitmek önemli)

  • Fotoğraf ve video kayıtları

  • Mesajlar ve ses kayıtları

  • Tanık beyanları

  • Aile içi geçmiş şikayet ve uzaklaştırma kararları

Bu tür deliller, ceza davasında faile verilecek cezanın hem miktarını hem de ertelenip ertelenmeyeceğini etkileyebilir.


Kadınlara Öneriler ve Güvenlik Planı

Şiddet riski taşıyan ya da şiddet gören kadınlara şu önerilerde bulunmak mümkündür:

  • Gerekirse gizlice bir güvenlik planı yapın. (Yakınlarınıza haber verin, bir çanta hazırlayın)

  • Şiddet sonrası mutlaka hastaneye gidip darp raporu alın.

  • Delilleri saklayın: mesajlar, notlar, ses kayıtları

  • Mümkünse hukuki destek alın; barolar ücretsiz avukat hizmeti sağlayabilir.

  • ALO 183 hattını arayarak profesyonel destek isteyin.


Şiddetle Mücadelede Hukuki Haklarınızı Kullanın

Kadına yönelik şiddet, sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal ve sosyal açıdan da yıkıcı sonuçlar doğurur. Ancak kadınlar yalnız değildir. Türk hukuk sistemi, şiddete uğrayan kadınların korunması ve faillerin cezalandırılması için güçlü yasal düzenlemeler getirmiştir. Önemli olan, sessiz kalmamak ve yasal hakları cesaretle kullanmaktır.

 
 
 

Comments


bottom of page